Cemal süreya için Bir şairin gözleri kapanınca dünyada görülecek şeyler azalır. 11 ocak 1990
tek bir anlamlı bütün – bir kişi – olarak, tek bir yerde duramayız bir türlü – çeşitli parçalara bölünmüş, bazen dağınık, bazen toparlanarak, ama hep yeniden dağılarak, birkaç koldan ilerlemeye çalışırız. Tek bir yön tutturamamış olmanın acısını çekeriz hep, ama, aslında, o `tek` yön, olsaydı – bulunsa, bulunabilseydi – sonumuz olurdu.
Ötekilere dürüst davranmaya çalıştığımızda bile, bir şey yapmaya çalışmakta olmak, gelir dikelir dürüstlüğümüzün üstüne – akbaba gibi… Dürüstlüğümüz bile, zaten, bir hoştur!
Yolcuya, yürünmeden, “yardım” edilemez. – Duran, yürüyeni anlayamaz. Yol üstünde tek “yardım” yolu, yürümektir. “Yardım” yoktur zaten: Ya, yerleşen kişi için, yanına yerleşmek, ya da, yürüyen kişi için, yanında yürümek – bakşa “yardım” yolu yok…
Yola çıkan kişi nereye ulaşabileceğini, ancak yürüyüp, yolu aşıp, vararak bilebilir – yol, yürünmeden, bilinmez… Kendi yönünü bulamayan kişi için, ‘yol’ yoktur- bir sürüklenmedir bütün `yürüme`si… Kendi yolunu bulamayan, bütün yolları boşuna yürür.